1964 yılının Hayat mecmuaları ufkumu açtı, sizinkini de açsın isterim…
Bugün dil konusuna taktım ya o konudaki değişimlerden birkaç örnek vereyim:
Paviyon olmuş pavyon
Makiyaj olmuş makyaj
Partöner olmuş partner
Malaysia olmuş Malezya
İngiliz Guianası olmuş İngiliz Guyanası
Parföm olmuş parfüm
Nigerya olmuş Nijerya
Edemiyeceği, yapamıyacağı gibi yazımlar doğru sayılırmış o zamanlar. Bulmaca yerine bilmece deniyormuş. Kesme işareti falan kullanılmıyormuş. "Bağlaç olan ki" diye bir şey de yokmuş, bütün “ki”ler ek muamelesi görüyormuş. Güzel Türkçemiz ergenmiş anlayacağınız.
Bugün dil konusuna taktım ya o konudaki değişimlerden birkaç örnek vereyim:
Paviyon olmuş pavyon
Makiyaj olmuş makyaj
Partöner olmuş partner
Malaysia olmuş Malezya
İngiliz Guianası olmuş İngiliz Guyanası
Parföm olmuş parfüm
Nigerya olmuş Nijerya
Edemiyeceği, yapamıyacağı gibi yazımlar doğru sayılırmış o zamanlar. Bulmaca yerine bilmece deniyormuş. Kesme işareti falan kullanılmıyormuş. "Bağlaç olan ki" diye bir şey de yokmuş, bütün “ki”ler ek muamelesi görüyormuş. Güzel Türkçemiz ergenmiş anlayacağınız.
Başka gezegenlerden yeryüzüne bulaşabilecek hastalıklar sağlığımızı tehdit ediyormuş! Aya ayak basılmasıyla ilgiliydi yanlış hatırlamıyorsam.
Muhammet Ali Müslüman olmuş ama bizimkiler pek şuursuz bulmuşlar kendilerini. Kabiliyetsiz, zekası yeterli değil ayrıca İslama ait yeterli bilgiye sahip olduğuna da kani değiller.
Bir de dergide Gönül Postası diye bir bölüm var. Orada çok şık bir mektuba ve daha da şık bir cevaba rastladım. Kelimesine dokunmadan alıyorum:
Bir de dergide Gönül Postası diye bir bölüm var. Orada çok şık bir mektuba ve daha da şık bir cevaba rastladım. Kelimesine dokunmadan alıyorum:
Bir gençle tesadüfen tanışmıştık. Bir daha görüşmemiz mümkün olmadı. Fakat arada bana bir mektup yazarak hislerini anlattı. Benim için hayatta yapmıyacağı şey yokmuş. Ben de aynı duygular içindeyim. Fakat bu mektuba cevap verip hislerimi açıklamaktan korkuyorum. Siz ne dersiniz.
Basit İş…
Çok ihtiyatlı hareket ettiğiniz için sizi tebrik ederiz. Bu delikanlı size hislerini bildirdikten sonra mademki sizin için yapmıyacağı şey yokmuş, en basitini yaparak sizi ailenizden istesin. Bunu bekleyiniz.
Basit İş…
Çok ihtiyatlı hareket ettiğiniz için sizi tebrik ederiz. Bu delikanlı size hislerini bildirdikten sonra mademki sizin için yapmıyacağı şey yokmuş, en basitini yaparak sizi ailenizden istesin. Bunu bekleyiniz.
Demek ki:
- İnsanlar bir defa gördüğü biri için her şeyi yapabiliyormuş ve bu hislerine de karşılık bulabiliyormuş o zamanlar.
- Kadınlar kendilerini seven erkeklere hiçbir şekilde karşılık ya da cevap veremiyorlarmış; birilerinin hafifmeşrep olduğunuzu düşünmesi en büyük utançmış. Bu utancı yaşamamak için öyle mal mal sizi seven erkeğin sizi istemeye gelmesini bekliyormuşsunuz.
- Evlenmek çok basitmiş, her aşık olan evlenirmiş, evlenmeliymiş. Erkekler de evlilikten korkmuyorlarmış, herkes gözü kapalı atlıyormuş.
Eğlenceli zamanlarmış nitekim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder